SEV Connect - Yaz 2021
CONNECT 12 77 Kültür&Sanat biri olan Köprüde Buluşmalar etkinliğine sağladığı katkı nedeniyle değer bulunan Üstün, tüm olumsuzluklara rağmen sinema sektöründe kadın hikâyelerinin sayısının arttığını ve gelecekten umutlu olduğunu söylüyor. Gülin Hanım, öncelikle İzmir Amerikan Kolejinden sonra aldığınız eğitimi ve kariyerinizi nasıl şekillendirdiğinizi kısaca anlatmanızı rica edebilir miyiz? AKL’den (Amerikan Kız Lisesi) 16 sınıf arkadaşı, İzmir’den İstanbul’a Boğaziçi Üniversitesi yurtlarındaki yeni hayatımıza doğru bir gemiyle yola çıktık. Sabaha karşı İstanbul’a yaklaşırken, hiçbirimiz bizleri nelerin beklediğini bilmesek de umutlu ve heyecanlı idik. İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Okumaktan ve yazmaktan her zaman keyif aldım; okulda Jale Parla gibi pek çok değerli hocayla çalışma fırsatını buldum. Şahane bir üniversitede, çok keyifli bir eğitim süreci geçirdik. Mezun olduktan sonra İzmir’e dönmemeye karar verdim ve hemen iş görüşmelerine başladım. Bağlantılarınızın önemi, burada hemen karşımıza çıkıyor, AKL’li olmanın faydaları mezun olduktan sonra da devam ediyordu. AKL mezunlarından Nil Bağcıoğlu ile görüştükten sonra, o zamanların muhteşem kadrosuyla önde gelen ajanslarından Reklamevi'nde, ajans prodüktörü olarak çalışmaya başladım. Nil Hanım’ın ayrılmasından kısa bir süre sonra bu görevi de devraldım. Beş sene, kreatif direktör Serdar Erener ile çalıştım. Ardından uluslararası ajanslar Lowe-Adam ve RPMRadar’da aynı görevi sürdürdükten sonra, reklam filmi ve uzun metraj film yapımcısı olarak Atlantik Film’de çalışmaya başladım. Dokuz sene hem reklam hem de uzun metraj filmlerde deneyimli yapımcı Ömer Atay ve yönetmen Reha Erdem ile çalıştıktan sonra, kendi şirketim Gü-Film’i kurdum ve uluslararası yapımlara prodüksiyon servisi vermeye başladım. Bir Belçika – Türkiye ortak yapımı gerçekleştirdim. Dört sene yarı zamanlı Belçika’da yaşadım. Tüm bunlarla birlikte İstanbul Film Festivali direktörlerinden sevgili Azize Tan ve diğer sinemacı arkadaşlarımızla Köprüde Buluşmaları geliştirmeye devam ediyorduk. Önce reklamcılık, sonra yapımcılık ve sinema…. Neydi sizi bu alanın oyuncularından biri olmaya yönelten? İşin sürekli değişken, dinamik, yaratıcı sebep olduğunu görmek ve bilmek mutlu etse de, başkalarının da fark ettiğini bilmek insanı mutlu ediyor ve motivasyonumu artırıyor. Kadın sayısının artıp kadın bakış açısının daha fazla yansıması, sizce sinema sektöründe nasıl bir değişimin kapılarını aralayabilir? Ben filmlerde, kendime benzeyen kadın karakterleri çok az buluyorum ya da neredeyse hiç görmüyorum. Bunu fark ederek, bu yıl uluslararası yönetmenlerin katılımıyla bir paneller serisi düzenledik; umarım mesaj gitmesi gereken yere ulaşmıştır. Kadın yönetmenlerin ve kadın hikâyelerinin sayısı artıyor, gelecekten umutluyum her şeye rağmen. Medyada yeni rol modelleriyle kadın algısının değiştirebileceğine ve kadının kurban ya da cezalandırılması gereken karakter şablonundan çıkabileceğine inanıyorum. Öğrencisi olduğunuz İzmir Amerikan Koleji, gerek sinemaya yönelişinizde gerekse başarılı bir kadın olarak hayata atılmanızda nasıl bir role sahip? Özgür ve yaratıcı düşünme alışkanlığımı destekleyen bir eğitim sisteminin faydası olduğunu düşünüyorum. Biz çalışırken de olumsuzluklar arttığında, vazgeçmek yerine alternatif bir plan yapabilen bir ekip olduk her zaman. Sinema, birçok genç için büyülü bir sektör. Siz, kamera arkasından bu sektöre katkı sağlamak isteyen gençlere, özellikle de genç kadınlara neler önerirsiniz? Yaratıcılıklarını beslemelerini, kendilerini geliştirmek için her fırsatı değerlendirmelerini, deneyimlerini artırmak için sektörün farklı alanlarında çalışmalarını ve uluslararası deneyim kazanmak için yurt dışında eğitim programlarıyla marketleri takip etmelerini öneririm. ACI başta olmak üzere, Amerikan okullarında eğitim gören gençler için sektörün daha iyi anlaşılabilmesini sağlayacak ne söylemek istersiniz? İKSV’nin farklı etkinliklerinde çalışmanın çok önemli bir deneyim olduğunu düşünüyorum. Gençlere tavsiye ederim ve son olarak şunu da söylemek isterim: Ne gerek var, diyenler çok olacaktır. Aklınızın ve kalbinizin sesini dinleyin, erteleyin ama vazgeçmeyin. olması ve farklı insanlarla tanışmak, sürekli yeni şeyler öğrenmek ve kendimi geliştirmeye devam ederken Türkiye’ye dışardan da bakabilmemi sağlayan uluslararası yaratıcı insanlarla çalışmak. İKSV’nin çatısı altında düzenlenen Köprüde Buluşmalar, kariyeriniz açısından hayli önemli bir etkinlik olsa gerek. Bu etkinliğin sizi nasıl beslediğini kısaca öğrenebilir miyiz? Aslında karşılıklı bir akış bu. Motivasyonum, yeni işbirlikleri geliştirerek sinemacılarla yeni yollar açmak, hikâyelerini anlatabilmeleri için onlara fırsatlar yaratmak ve kaynak sağlamak. Günün sonunda filmler tamamlandığında ve ödüller aldıklarında, sesinizi ve mesajınızı sizi hiç tanımayan ama derdinizi anlayacak insanlara iletirsiniz. Şu anda Türkiye sinemasını takip eden geniş bir uluslararası sinemacı ve yatırımcı yapımcılar ağına sahibiz. Kendimizi de her sene bu sürekliliğini kaybetmeyen iletişimle yenilemeye devam ediyoruz. 24. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali kapsamında verilen Başarı Ödülünün sizin için anlamı ve önemi nedir? Her ne kadar yaptığınız işin bir değişime “Motivasyonum, yeni iş birlikleri geliştirerek sinemacılarla yeni yollar açmak, hikâyelerini anlatabilmeleri için onlara fırsatlar yaratmak ve kaynak sağlamak.”
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=