SEV Connect - Yaz 2021

CONNECT 12 23 ergen psikolojisinde uzmanlaşmanızın nedenlerini öğrenebilir miyiz? Daha lisedeyken psikolojiyle çok ilgilenir ve yaz tatillerinde Freud’un kitaplarını okurdum. Tarih öğretmenimiz Kemal Özerdim sayesinde kazandığımız idealistlikle o yıllarda doktor olmayı hedefliyordum. Psikolojiye olan ilgimle doktorluğu bir arada düşününce yol psikiyatriye çıktı tabii ki, yani ben Tıp Fakültesine girerken de psikiyatrist olmayı düşünerek girmiştim. Öğrenciyken katıldığım bir araştırma grubu sayesinde de Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu ile tanıştım. Çocuk psikiyatrisine ilgimi çeken o olmuştur. O yıllarda çocuk psikiyatrisi ayrı bir uzmanlık dalı olmayıp, genel psikiyatrinin üzerine yapılan bir “üst ihtisas” olarak kabul edilmekteydi, yani çocuk psikiyatristi olabilmek için önce genel psikiyatri uzmanı olmak gerekiyordu. Ben de öyle yaptım. İngiltere’den döndükten sonra Atalay Bey’in de teşvikiyle çocuk psikiyatrisi eğitimine başladım. O yıllarda dikkatimi çeken bir şey, erişkin ve çocuklar için psikiyatriden söz edilmesi ama asıl bunalımlar yaşanan bir dönem olan ergenliğin başlıklarda adının hiç geçmemesiydi. Çocuk psikiyatrisi eğitimimi tamamladığım yıllarda, hocamız Atalay Bey’in öncülüğüyle, bir meslek derneği kurma kararı alınmıştı. Atalay Bey’e, derneğin isminde “genç”e de yer verelim diye önerdim, onun da hoşuna gitmişti ve böylece Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Derneği olarak kuruldu; Avrupa Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Topluluğu’na katılma sürecinde ismi Türkiye Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Derneği olarak değişti. Bu derneğin kurucularından biri olmak ve 10 yıl süreyle başkanlığını yapmak bana en kıvanç veren olaylardandır. Derneğin kurulumundan sonra, çocuk ve ergen psikiyatrisinin ayrı bir tıp uzmanlık dalı olabilmesi için çalışmalara başlanmış, kıdemli hocalarımızla birlikte bizler de sürece katılmıştık ve 1994 yılında bunu başardık. O tarihten sonra tıp fakültesi Füsun Hanım, Hacettepe Tıp Fakültesinin ardından eğitiminizi ve kariyerinizi nasıl şekillendirdiğinizi kısaca öğrenebilir miyiz? Daha Tıp Fakültesinde okurken idealim psikiyatri uzmanı olmaktı. Mezun olduktan bir hafta sonra açılan sınavla (o zaman TUS olarak kısaltılan Tıpta Uzmanlık Sınavı yoktu, her bölüm kendi sınavını açardı) Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalında uzmanlık eğitimine başladım. Türkiye’deki ilk psikanalistlerden olan Prof. Dr. Leyla Zileli ve Prof. Dr. Orhan Öztürk’ün asistanı olarak eğitimime başlamanın çok büyük bir şans olduğunu hep düşünmüşümdür. Onlarla çalışmak, benim psikanaliz ve psikoterapilere ilgimi geliştirmemi sağladı. Bu eğitim sürecinde, hastalarım arasında ergen yaştaki gençlerin sorunlarının farklılığı dikkatimi çekmişti; bu alanda araştırmaya ve kendimi geliştirmeye karar verdim. Genel psikiyatri eğitimimi tamamladıktan sonra TÜBİTAK’tan kazandığım bir bursla Edinburgh Üniversitesi Gençlik Psikiyatrisi Birimine kabul edildim. O yıllarda, ergenlere ait ayrı birimler açmada İngiltere başı çekmekteydi, Edinburgh ve Glasgow’ daki iki klinik ilk örneklerdi. Orada, aile terapisi temelinde çalışan iki psikanalistle çalıştım. Erişkin hayattaki ruhsal sorunların çoğunun temellerinin çocukluk ve ergenlik dönemlerinden kaynaklanması nedeniyle, bu yaşlarda yapılan psikoterapilerle ilerideki yaşlarda ortaya çıkan rahatsızlıkların da önlenebileceğini gördüğümden, Türkiye’ye döndüğümde bir üst uzmanlık olarak çocuk psikiyatrisi eğitimi almaya karar vermiştim. İki yıllık çocuk psikiyatrisi eğitiminden sonra da psikanalitik psikoterapi eğitimi aldım. Daha sonra Harvard Üniversitesine bağlı Boston Children’s Hospital’da araştırma eğitimi aldım ve Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsünün (NIH) Uluslararası Fogarty Programında önce araştırmacı, sonra mentor olarak çalıştım. 1998 yılından itibaren Hacettepe Üniversitesinde doçent ve profesör olarak kariyer aşamalarımı tamamladım; ama tıp öyle bir meslek ki, hiçbir zaman öğrenecekleriniz bitmez, kendinizi geliştirmeniz tamamlanmaz. O nedenle hâlâ farklı konularda kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Psikolojinin hangi unsurları bu alana yönelmenize vesile oldu? Bu soruyla bağlantılı olarak, özellikle çocuk ve mezunları artık TUS ile Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi eğitimi almaya hak kazandılar. Gençleri benim kat ettiğim uzun yollardan gitmekten kurtarmış olmamızın sevincini unutamam. Sizin bu girişimleriniz, çocuk ve ergen psikolojisine bakışı ne şekilde değiştirip geliştirdi? Çocuk ve ergen psikiyatrisi, anabilim dalı olarak kabul edilmeden önce, ayrı bir uzmanlık alanı değildi, dolayısıyla uzman yetiştiremiyordu. 18 yaşın altındaki çocukların psikolojik sorunları ve psikiyatrik problemleriyle ilgilenebilecek yeterli sayıda psikiyatrist ve psikolog bulunmuyordu, bu yaştakilerin yaşadıkları zorluk ve problemler de ister istemez ihmal edilmekteydi. Meslek dalımız uzmanlık dalı olduktan sonra, hızla çocuk ve ergen psikiyatrisi uzmanlarının sayısı artırılmaya başlandı ve artan eleman sayısıyla birlikte derneğimiz güçlendi. Topluma yönelik farkındalık çalışmalarıyla, çocuk ve ergenlerin erişkinlerden farklı sorunları olduğu ve farklı tedavi yaklaşımları yapılması gerektiği, sağlıklı nesiller yetiştirmenin ancak çocukların psikolojik sağlığı konusunda duyarlılık gösterilmesiyle sağlanabileceği bilinci geliştirildi. Bugün artık anne-babalar çocukları ağlayıp durduğunda “Çocuktur ağlar” deyip geçmiyor, “Neden ağlıyor?” diye en azından düşünüyor, önemsiyor; çocuk okulda başarısız olduğunda “tembel, haylaz” diye aşağılanmıyor, çocuk psikiyatristine götürülüp çözüm aranmaya çalışılıyor. Gençlerin yaptıkları hatalar büyük suçlar gibi görülmeyip, “Bunu nasıl ele alsak çocuğumuza daha fazla yardımcı oluruz?” diye düşünülüyor, uygun biçimde ele alındığında onların ileride sağlıklı gençler olarak topluma kazandırılması sağlanabiliyor. Çocukların küçük yaşta karşılaştıkları bu gibi aşağılayıcı tutumlar, travma etkisi yaparak kendilerine güvenlerini ve öz değer duygularını sarsar ve tüm yaşamları boyunca sürecek “Mesleğime olan sevgimin ve bağlılığımın çok önemli bir motivasyon kaynağı olduğunu hep düşünürüm. En az onun kadar etkili olan bir şey de çocuklara olan sevgimdir.”

RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=