SEV Connect - Yaz 2020

8 CONNECT YAZ Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ece Eden, öğrencilerinden Mehmet Baysal ile birlikte geliştirdiği ve kendi adlarını taşıyan “Eden Baysal Dental Travma İndeksi” ile tüm dünya tarafından kabul edilen ve kullanılan bir çalışma gerçekleştirdi. Ece Eden (ACI’83) Diş hekimliği literatürüne geçti Gündemdekiler Dünya Diş Hekimleri Birliği (FDI) kongrelerinde davetli konuşmacı olarak yer aldım. Halen, Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde öğretim üyesi olarak lisans ve lisansüstü öğrencilerin eğitimine katkıda bulunup araştırmalarıma devam etmekteyim. Eden Baysal Dental Travma İndeksi adıyla yaptığınız çalışmanız, dünya çapında dikkat çekti. Bu çalışmanızdan ve tıp dünyasındaki öneminden bahsedebilir misiniz? Dental yaralanmalar, diş hekimliğinde acil müdahale gerektiren çok önemli konulardan bir tanesidir. Dental literatürde söz konusu travmalarla ilgili pek çok sınıflandırma bulunur. Fakat bu sınıflandırmalar, yaralanmanın tam olarak doğru kategorize edilmesini sağlamamaktadır. İndeks; kelime anlamı olarak nicelikler ya da değerler arasındaki ilişki, dizin olarak tanımlanır. Sağlık alanında ve diş hekimliğinde sıklıkla indeksler kullanılarak olgulara ait bilgiler kayıt altına alınabilmektedir. Eden Baysal Dental Travma İndeksi, dental travma konusunda geliştirilen ilk indeks olma özelliğine sahip. Ben dental travmalarının sınıflandırılmasına ait konuyu 4. sınıf Çocuk Diş Hekimliği lisans dersi kapsamında anlatıyorum. 2018 yılında, bu ders sonrasında 4. sınıf öğrencisi Mehmet Baysal, bu konuyla ilgili kafasını kurcalayan sorularla bana geldi. Birlikte üzerine düşündük ve tartıştık. Literatür değerlendirmeleri yaparak böyle bir indeksi yapılandırdık. Daha sonra bu indeksin geçerliliği üzerine çalışmalar yürütmeye başladık. Öncelikle dünya çapında travma konusunda çok ünlü araştırıcılardan 15’ini internet üzerinden yürütülen konsensüs ACI’dan mezun olduktan sonra, eğitim ve kariyerinize nasıl devam ettiniz? Diş hekimliğine nasıl karar verdiniz? 1983 yılında, üniversiteye hazırlık dershanesinden çok sevdiğim Fizik hocamın önerisiyle ilk tercih olarak Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesini yazdım ve kazandım. Aslında sağlıkla ilgili bir mesleği hiç istememiş ve bana bu kadar uygun olabileceğini düşünmemiştim. Üniversite hayatı, mesleği anlamaya çalışarak geçti, ama mezun olduğumda tek başıma bir muayenehanede bu işi yapmanın bana göre olmadığına karar verdim. Bu arada bitirme tezimi çocuk diş hekimliği konusunda yapmıştım ve tez hocam doktoraya başvurmam konusunda beni yüreklendirmişti. Aslında ACI mezunu olarak İngilizce’ye hâkim olmak ve lise yıllarında araştırma yapmak gibi pek çok ayrıcalığa sahip olduğumu o zaman fark ettim. Ben de bu şansımı değerlendirdim ve mezun olur olmaz, 1988’de Ege Üniversitesi Sağlık Bilimleri Doktora Programına başladım. 1995 yılında çocuk diş hekimliği konusunda doktoramı bitirdim ve araştırma görevlisi olarak çalışmalarıma devam ettim. Bunu 2000 yılında Doçentlik, 2006’daysa Profesörlük izledi. Bugüne kadarki çalışmalarınızı kısaca anlatabilir misiniz? Mesleki ilgi alanlarımın başında koruyucu diş hekimliği, minimal invaziv yaklaşımlar ve dental travmalar geliyor. Koruyucu diş hekimliği konusunda sosyoekonomik seviyesi düşük bölgelerde çok sayıda saha çalışması gerçekleştirdim, makaleler yayınladım ve 2016 yılında bu konuyla ilgili “Evidence Based Caries Prevention” başlıklı kitabım Springer yayınevi tarafından basıldı. 2014’te dental travmalar konusunda çok saygın bir kitap olan “Travmatik Dental Yaralanmalar El Kitabı”nın tarafımdan yapılan tercümesi yayınlanmıştı. Bu konularla ilgili yayınlanan birçok bilimsel makalemin yanı sıra, çok sayıda ulusal kongrede ve Mısır, Çin, Filipinler, Güney Kore, Bosna Hersek ve Rusya gibi dünyanın birçok farklı yerindeki uluslararası kongrelerde ve Hindistan, Polonya ve Arjantin’de gerçekleştirilen

RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=