SEV Connect - Yaz 2020

CONNECT YAZ 27 PA N D E M İ V E S O N R A S I istemesi, sağlık sisteminin salgına uyum sağlamaya başladığını gösterdi. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Hastaneleri yeni çalışma düzenine girdi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde Covid-19 servisleri oluşturuldu. Birçok servis ve poliklinik, kendi branş hastaları yerine Covid-19 hastaları kabul etmeye başladı. Poliklinik hizmetleri azaltıldı. Bu bağlamda benim çalıştığım Kardiyoloji Enstitüsünde Covid-19 hasta kabulünün yapılmaması kararı çıkması üzerine, gelen yüksek ateşli tüm hastalar Cerrahpaşa Tıp Fakültesine yönlendirilmeye başlandı. Bizim hastane yatak ve kaynaklarının olası artış için yedekte tutulma kararı poliklinik, ameliyat ve anjiyografi gibi hizmetlerin sayısında azaltma yapmamıza neden oldu. Gerekmedikçe hasta yatırmadık, anjiyo, ekokardiyografi, eforlu EKG gibi tanı metotlarına başvurmadık. Eğitimin sürmesi amacıyla internet kullanımlı eğitim programları başlattık. Haftada üç gün olan dersleri internet ortamında devam ettirdik. Eğitimin bir parçası olan kongreler de bu ortamda sekteye uğradı. Kendi derneğimin Nisan ayında yapacağı kongreyi Kasım sonuna almak zorunda kaldık, ama yapıp yapamayacağımız halen belli değil. Yurt dışında da benzer sorunların olması, uluslararası katılımlı kongreleri de ya iptal ettirdi ya da internet ortamında “virtual kongre” formatına dönüşmesine neden oldu. İnternet ortamında toplantı yapılabilmesinin ileriki dönemlerde de süreceğine inanıyorum. Şu an gerek yurt dışı katılımlı gerekse de ulusal katılımlı hafta da 1-2 toplantı düzenliyorum veya dinleyici olarak katılıyorum. Evde geçirdiğimiz sürenin artması beni olumsuz etkilemedi. Çok yoğun iş ve seyahat programı sonrası bir tatil gibi geldi diyebilirim. Karantina sürecinde hastalarınızın tedavisini nasıl sürdürdünüz? Onlarla nasıl bir iletişim yürüttünüz? Gerek hastanede, gerekse de muayenehanede verdiğim hizmetin kesilmesi gerekti. Hastanede tüm poliklinik randevular durduruldu. Hastalarımıza telefonla ulaşarak durum bilgilendirmesi yaptık ve ihtiyaç durumunda bize ulaşabileceklerini bildirdik. Sürekli ilaç kullananlar, doğrudan eczanelerden reçetesiz ilaçlarını temin edebildiler. Bu dönemde, hastalarımın sorunları için daha önce de kullandığım kısmi tele-tıp uygulamaları çok yardımcı oldu. WhatsApp uygulaması sayesinde hastalarımın sorunlarına yardımcı olmaya çalıştım. Artan endişelerini gidermede destek oldum. Görülmesi gerekenleri de uygun koşullarda gördüm. Kronik hastalığı olan hastalarımız büyük bir duyarlılıkla salgının gereklerini yerine getirdiler diye düşünüyorum. Gerekmedikçe evlerinden çıkmadılar. Hastalıklarının tedavisinin gerektirdiği kısıtlılıklara alışık oldukları için zorlanmadılar. Haziran ayı başından itibaren normal çalışma düzenine döndük, ama neler olacağını biz de bilmiyoruz diyebilirim. Hocam bu süreçte birçok ilaç denendi. Ancak bunların yan etkileri konusunda maalesef yeterli test süreçlerinin yaşanmadığını biliyoruz. Bu tür deneysel tedavilerin ve ilaçların, Covid-19’e yakalanmış kalp hastaları üzerinde kısa ve uzun vadede etkileri konusunda neler söyleyebiliriz? Virüsler enteresan canlılar, zira sürekli ortama uyum sağlamak için mutasyona uğrama, değişim geçirme yetenekleri var. Korona ailesi virüslerini tanıyorduk, ama Covid-19’un mutasyona uğramış olarak bilinenin üzerinde bir bulaşıcılık yeteneği olduğunu sonradan öğrendik. Hayvanlardan insanlara, insandan insana bulaşma tüm virüslerde farklılık gösterdiğinden, çok bilinmeyenle bu küresel salgına yakalandık. Özellikle Çin’den bilgiler geldikçe tedavi seçeneklerimizi artırdık. En son İtalya, ABD ve diğer Batı ülkeleri eklendiğinde virüs hakkında bilgilerimiz daha da arttı. Biz ülke olarak Aralık 2019’da başlayan süreçten nispeten geç etkilendik. Bu nedenle tedavi protokolleri genel hatlarıyla ortaya çıkmıştı. Mart sonu açıklanan tedavi protokolüyle daha sonra yapılanlar arasında çok önemli farklar olmadığını biliyoruz. Tedavi protokollerinde kullanılan ilaçların birbirleriyle ve bizim hastalarımızın kullandığı ilaçlarla etkileşimlerini biliyorduk. Tüm ilaçlar daha önce de kullanıldıkları için bütün yan etkilerden haberdar idik. O nedenle deneysel ilaç kullanılmadı diyebilirim. Türk Kardiyoloji Derneği, hızla benim de yazarları arasında olduğum bir rapor hazırlayıp akademik camiaya sundu. Özellikle koruyucu olarak lanse edilen ve herkesin daha virüs bulaşmadan kullanmak istediği sıtma ilacının, kalp ritmi bozucu etkisini ve bu etkiden nasıl korunacağımızı belirledik. Sağlık Bakanlığı FOTOĞRAF: COŞKUN ÇELER

RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=