SEV Connect - Yaz 2020

CONNECT YAZ 11 Gündemdekiler Şubat ayından itibaren İzocam’ın Genel Direktörlüğünü üstlenen Murat Savcı, Tarsus Amerikan Kolejinin kendisi için sadece bir okul olmadığını, oradan hem iyi bir eğitim aldığını hem de arkadaşlık, kardeşlik ve aidiyetlik duygularını öğrendiğini belirtiyor. Murat Savcı (TAC’85) TAC’yi, evi olarak görüyor maliyeti 450 milyar doların üzerinde... Bu düzeyiyle enerji ithalatı, dış ticaret açığımızın en önemli kısmını oluşturuyor. Öte yandan ülkemizdeki mevcut yapıların sadece yüzde 15-20 civarının ısı yalıtımlı olduğunu düşünürsek, toplumu yalıtım ve tasarruf ilişkisi konusunda bilinçlendirme çabalarımızın önemi daha iyi anlaşılabilir. Ben de bu doğrultuda, İzocam’ın ısı ve ses yalıtımıyla yangın güvenliği konularında ülkemizde hem lider şirket olması ve kalması hem de bu konularda bilincin ve farkındalığın artırılması hedefleri doğrultusunda çalışıyorum. Tabii bu noktada aynı zamanda dört büyük üretim tesisi ile 600 civarında çalışanımızın sorumluluğunu taşıdığımı eklemek isterim. TAC’nin hayatınızdaki yeri hakkında neler söylemek istersiniz? TAC, benim hayatıma damga vurmuş bir kurum. 1978’te yatılı olarak henüz 11 yaşında bir çocuk olarak girip 1985'te 18 yaşında bir genç olarak ayrıldığımTAC, benim için sadece bir okul değil aynı zamanda bir ev ve aile oldu. 7 yıl boyunca TAC’de hem o günün şartlarının çok üzerinde çağdaş bir eğitim ve öğrenim aldım, hem de arkadaşlık, kardeşlik, bağlılık ve aidiyet gibi kavramları öğrenip yaşadım. 35 yıl önce mezun olduğum okulumla bağlarım bu nedenlerle hiç kopmadı. Bugün de en yakın arkadaşlarımın çoğunluğu TAC’den. Ayrıca TAC’de aldığım iyi eğitim hem yüksek öğrenimimde hem de iş hayatımda gösterebildiğim başarılarda etkili oldu. Bugün bu noktaya gelebildiysem, bunda TAC’de aldığım eğitim, öğrenim ve kazandığım temel değerlerin büyük etkisi olduğunu düşünüyorum. İmkânlarım çerçevesinde ve vaktim oldukça TAC’nin gelişmesine katkıda bulunmak, etkinliklerine katılmak ve Tarsus yakınlarında iken okulumu ziyaret etmek benim için hem görev hem de büyük bir mutluluk. Tarsus Amerikan Kolejinden sonraki eğitiminizden ve kariyerinizden bahsedebilir misiniz? TAC’denmezun olduktan sonra eğitim hayatıma İTÜ İnşaat Mühendisliğinde devam ettim ve 1990’da İnşaat Mühendisi olarak mezun oldum. 1991-1994 yılları arasında Almanya'daki Dortmund Teknik Üniversitesinde İnşaat Ekonomisi ve Hukuku konularında master yaptığım dönemde aynı zamanda üniversitenin İnşaat Fiziği bölümünde asistan olarak görev aldım. İş hayatıma 1994'te Almanya’da başladım ve 1994-2005 yılları arasında çeşitli Alman şirketlerinde ve inşaat gruplarında ProjeMüdürlüğü görevlerini yürüttüm. Bu dönemde Almanya’nın değişik yerlerinde konut ve ticari gayrimenkul projelerinin yapımında görev aldım. 2005 yılında Türkiye’ye dönerek kurucusu olduğum inşaat şirketinde 2005- 2007 yılları arasında Genel Müdürlük rolünü üstlendim. Daha sonra 2007-2012 yılları arasında Avusturya merkezli Baumit firmasının Türkiye Genel Müdürlüğünü yaptım. 2012-2019 yıllarında Belçika merkezli global endüstri ve yatırım grubu Koramic Investment Holding bünyesindeki Koramic Chemicals NV’de YönetimKurulu Üyeliği ile Grup Şirketlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı görevlerini ve aynı zamanda Türkiye’deki Koramic Yapı Kimyasalları AŞ’de Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlendim. Şubat 2020’den bu yana da İzocamTic. ve San. AŞ’nin Genel Direktörlüğünü yapıyorum. İzocam’daki yeni göreviniz nedir; sorumluluklarınız ve hedeflerinizden bahseder misiniz? İzocam, 55 yıldır ülkemizin yalıtım sektörüne üretim tesisleriyle hizmet veren öncü bir sanayi kuruluşu ve uzun yıllardır en büyük 500 sanayi kuruluşu sıralamasında yer alarak ülke ekonomisine katkı veriyor. İzocam, dünyanın en eski ve köklü endüstriyel gruplarından olan Fransız Saint-Gobain Grubu ile Kuveytli yine global bir grup olan Alghanim Industries Grubunun ortaklığında ve Türkiye’de faaliyet gösteren bir şirket. Ben, Şubat 2020’den bu yana bu kurumun Genel Direktörü ve YönetimKurulu Üyesi olarak görev yapıyorum. İzocam olarak ülkemizde yalıtım sektöründe üretim yapmanın yanı sıra yalıtım bilincinin artması için de çalışıyor ve bunu milli bir görev olarak görüyoruz. Çünkü yalıtım, Türkiye gibi enerji kaynakları açısından dışa bağımlı bir ülkede son derece önemli bir konu. 2019 yılında enerji ithalatımızın 41,2 milyar dolar ile 202,7 milyar dolarlık toplam ithalatın yüzde 20,3’ünü teşkil ettiğini görüyoruz. Son 10 yılda toplam enerji ithalatımızın ülke ekonomisine

RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=