SEV Connect - Yaz 2019
yıllarda ne yazık ki ithalatçı durumuna düştü. Bunun birçok sebebi var. Ama bir değişim istiyorsak, doğru üretim yapan kişileri; daha az atık, akıllı tarım teknolojileri gibi sosyal etki yaratacak girişimcileri desteklememiz gerekiyor. Foodback’in de amacı ülkemizde gıda ve tarım sektöründe sosyal fayda sağlayacak tüm fikirleri destekleyen bir inovasyon platformu olmak. 2018’in başında European Institute of Innovation (EIT) Food tarafından destek almaya başladık ve bu sayede ülkemizdeki gıda ve tarım girişimcilerini global bir arenada tanıtma şansımız oldu. Önümüzdeki yıllarda gıda ve tarım girişimcilerinin çok daha değerli olacağına inanıyoruz. Mutfakla aranız çok iyi görünüyor. Bu alanda bir eğitim aldınız mı? Ürünlerinizi siz mi geliştiriyorsunuz? Bu alanda girişimci olacaklar için şefler ve işletmeciler arasındaki ilişki nasıl olmalı, nelere dikkat etmeli? OCHI Food’u kurmadan önce Nişantaşı’nda Kantin isimli lokantanın mutfağında üç ay boyunca çıraklık yaptım ve mutfağın ne zorlu bir sistem olduğunu orada öğrendim. Bu konuyla ilgili bir eğitimim yok, ama çocukluğumdan beri mutfağa ilgim var. Ürünlerimi ben geliştiriyorum, ama raflarda satılacak bir ürün yaratmak sadece mutfakta ürün geliştirmekle olmuyor. Optimum besin değerlerine ulaşması, satılabilir fiyatlarda olması, raf ömrünün doğal antioksidanlarla uzatılması gibi birçok teknik detay için konusunda uzmanlaşmış Ar-Ge uzmanlarıyla çalışıyorum. Restorancılık konusunda deneyimim yok, ama çıraklık yaptığım dönemden gördüğüm kadarıyla o süreç çok önemli. Öncelikle bir mutfağın çırağı olmadan, kendi mutfağınızda bir sistem yaratmanız çok zor diye düşünüyorum. Kendi gıda markasını yaratacak kişilerin, kafalarındaki hayali işin mühendisleriyle birlikte oturup tasarlamaları gerektiğini söyleyebilirim. Ürünlerinizden bahseder misiniz? Ochi Food’un geleceği ve yeni ürünleri hakkında neler planlıyorsunuz? Ürünlerimin ortak özelliği şekeri düşük, lifi yüksek atıştırmalıklar olmaları. Her yaştan kişinin tüketebileceği, lezzetli, besin değeri yüksek atıştırmalıklar yapıyorum. Lif oranı yüksek yiyecekler tüketen kişilerin bağırsak sistemleri daha sağlıklı oluyor ve bu da genel olarak daha sağlıklı hissetmelerine sebep oluyor. Şu an satılan ürünlerim genel kullanım için tüketicilerin herhangi bir sonuç almalarını beklemiyorum, ama sosyal medya hesabımdan sağlıklı beslenme düzenleriyle ilgili ipuçları paylaşıyorum. OCHI Food, farklı mecralarda, hem yazılarla hem ürünlerle daha iyi yaşam reçeteleri sunmaya devam edecek. Hayalim, ilerleyen zamanlarda tarım yapmaya başlamak. 2019’un başında SAF markasıyla bir ortaklığa giriştim, burada heyecanla yeni ürünler geliştiriyorum. Fonksiyonu artırılmış, gluten içermeyen, besin değerleri zengin atıştırmalıklar üretmeye bu markayla devam ediyorum. Önümüzdeki aylarda raflarda görebileceğiz. Son yıllarda birçok gencin gastronomiye yönelik ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Eğer fark ediyorsanız herkes birbiriyle artık nasıl beslendiğini, neyi yediğini konuşmaya başladı. Gastronomiye yönelik ilginin son dönemde arttığı bir gerçek; yaratıcı bir meslek olmasının, her geçen gün daha iyi gıda ve yemeğin öneminin artmasının bazı itici güçler olduğunu düşünüyorum. Artık insanlar daha uzun ve daha iyi yaşamak için daha iyi beslenmek zorunda olduklarını anladılar. Bu gidişle sadece gastronomi değil, gıdayla ilgili birçok iş kolu hakkında ilgi artacak diye düşünüyorum. UAA mezunu olmak, mesleğinizde ve hayatınızda nasıl bir etkiye sahip? Benim en yakın arkadaşlarım, UAA 2004 dönemindekiler. Bu yüzden, “UAA benim için bir aile kurdu” diye düşünüyorum ve bu seçilmiş aileyle bu kadar yakın bağlar kurabildiğimiz için kendimi şanslı hissediyorum. UAA bize disiplini ve istersek her şeyi yapabileceğimizi gösterdi, hayatımda büyük önemi olan okulumun bugünkü kariyerime ciddi etkileri olduğunu düşünüyorum. CONNECT YAZ 49 MEZUN MUTFAĞI “ YEDIĞIMIZ HER LOKMANIN VÜCUDUMUZA VE ÇEVREYE ETKISI VAR. BU FARKINDALIKLA ALIŞVERIŞ YAPMAMIZ, ÖNÜMÜZE GELEN TABAKLARA BAKMAMIZ GEREKIYOR.”
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=