SEV Connect - Yaz 2019

TAZE VE SADE Ç AĞ L A ÖZ TOYG A R ( UA A’ 9 0 ) AKADEMISYEN OLMAK IÇIN Fransa yollarına düşen Çağla Öztoygar, çocukluğunda tattığı Türk mutfağına ait lezzetlerin üzerine Fransızların “savoir de vivre / yaşama sanatı”nı ekleyince, hayatının mutfakta şekillenmesi gerektiğine karar vermiş. Flying Chef adıyla catering şirketini ve “İş’temutfak” markasıyla kendi restoranını açan Öztoygar, okul etkinliklerine destek vererek, Üsküdar Amerikan Lisesi ile bağlarını hiç koparmayan mezunlardan biri... Üsküdar Amerikan’dan sonra neler yaptınız? Catering fikri nasıl doğdu, Flying Chef ve İş’temuftak’ın hikâyelerini biraz anlatır mısınız? Liseden sonra Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nü bitirerek Fransa’ya gittim. Sorbonne’da master yapmak ve akademisyen olmak gibi iddialı bir hedefim vardı. Paris’te Alliance Française’de dil eğitimi aldım. Ama asıl aldığım eğitimin, Fransızların “savoir de vivre” dedikleri yaşama sanatı olduğunu düşünüyorum. Sabahları kafelerden gelen mis gibi kahve kokusuyla güne başlamak, Fransız kahvaltısının vazgeçilmezi sıcacık croissant’lar, “pain au chocolat” ile incecik çıtır bagetler için kuyruğa girmek, şahane av hayvanlarını, deniz mahsullerini ve az pişmiş etin lezzetini keşfetmek, evimin altındaki Lübnan lokantasıyla farklı mutfaklarla tanışmak ilk aklıma gelenler. Gezmeye doyamadığım La Grande Epicerie’de, Fransızların her şeyin en iyisine tutkun olduğunu gözlemledim. Bir de işin sunum kısmı vardı. Bon Marche ve Galleries La Fayette’in tabak-çanak bölümlerinde dolaşmaya bayılıyordum. Birbirinden şık masa örtüleri, peçeteler, vitrinler için tasarlanan şık sofralar, çiçek sunumları... Hepsi beni büyülemişti. O yıllarda İstanbul’da henüz tek tük kafe olduğunu, bugünkü gibi şık sunum malzemelerinin bulunmadığını belirtmek isterim. Bu sizin için bir deneyim oluşturmuş olsa gerek… Evet, bu bir yıl boyunca fark etmeden ağırlama sanatı ve gastronomi hakkında inanılmaz görsel ve deneyimsel bir hafıza oluşturmuştum. Fransa’ya bayılmama rağmen Fransızcaya pek yatkın olmadığımı anladım ve İstanbul’a döndüm. Arkadaşlarım çalışmaya başlamıştı bile, ben de master hayalimi erteleyip Pfizer’de organizasyon sorumlusu olarak işe başladım. Üç yıllık yoğun bir çalışma döneminin ardından profesyonel hayatın bana uygun olmadığına karar verdim. İşin hizmet veren tarafında olmak istiyordum. Önce organizasyon firması kurdum, bir gün bir BBQ (barbekü) talebi geldi. Catering firması doluydu, çok yakın arkadaşlarımdan destek alıp 300 kişilik harika bir BBQ partisi yaptım. Çok beğenildi. Bu işi ciddiye almaya karar verdim. 2004’te MSA Yiyecek- İçecek İşletmeciliği programına katıldım, ilk mezunlarından olabilirim. Ardından Flying Chef’i kurdum. 2010 senesinde “İş’temutfak” isimli 08.00 ila 18.00 saatleri arası hizmet veren lokantamı açtım. Flying Chef ve İş’temutfak tescilli markalarım... Flying Chef, Do&Co tarafından da uçuşlardaki şef hizmeti için kullanılıyor, bazen bizimle karıştırılıyor, ama aslında marka olarak bu sektörde sadece biz kullanabiliyoruz. 46 CONNECT YAZ Çağla Öztoygar, Fransa’da bizzat yaşayarak edindiği deneyimi, “Flying Chef” adlı catering şirketinin yanı sıra “İş’temutfak” adlı restoranıyla geniş kitlelerin hizmetine sunuyor.