SEV Connect - Yaz 2019

44 CONNECT YAZ KENDI YETIŞTIRDIĞINI PIŞIRIYOR Bedia Gücüm, birçok kişinin hayalini gerçek kılan bir isim. İki ortağıyla birlikte Adana’da açtığı Croma Colina adlı restoranıyla, kendi bahçesinde ürettiği taze, yerel ve sağlıklı sebzeleri konuklarına servis ediyor. B ED İ A GÜCÜM ( TAC ’ 9 4 ) ATALIK TOHUMLARI, kimyasal kullanmadan tarlaya ekmek ve oradan topladığın sebzeleri dünya mutfağından edindiğin tecrübeyle servis etmek… Bu, kurumsal hayatın beraberinde getirdiği birçok sorunu geride bırakmak isteyenlerin, sık sık kurduğu hayallerden biri. Gerçekleştirilmesi kolay bir hayal mi bu peki? Değil elbette. Fiziki tüm koşullar (sermaye veya üretim yapılacak alan) elinizin altında olsa bile, uzun saatler çalışmayı, tekrar tekrar denemeyi, sabırlı olmayı gerektiriyor. Gerek İç Mimar olarak profesyonel iş yaşamını, gerekse ortaklarıyla birlikte Croma Colina’yı kurarak yeme-içme sektörünü deneyimleyen Bedia Gücüm (TAC’94) de bu duruma dikkat çekiyor zaten. İstanbul’daki kariyerini geride bırakarak Adana’ya dönen ve asıl mesleğinin yanı sıra yeme-içme sektörüne de el atan Gücüm, dönme kararı almasında oğlunu TAC’de okutma isteğinin de rol oynadığını belirtiyor. Tarsus Amerikan’dan sonra eğitiminiz ve kariyerinize nasıl devam ettiniz? Liseden sonra İç Mimari ve Çevre Tasarımı okudum. Mesleğimi çok sevdim ve hâlâ severek yapıyorum. Okuldan sonra 17 yıl İstanbul’da yaşadım. Sonra aile ağır bastı, oğlum da benim gibi okusun, ailesine yakın olsun diye Adana’ya döndüm. Croma Colina fikri nasıl doğdu? İsim ve başlangıç hikâyesini anlatır mısınız? İstanbul’dan Adana’ya dönünce başladı. Bir yandan aile işletmesi olan çiftlikte çok vakit geçiriyor, diğer yandan da iç mimarlık projeleri yapıyordum. Her ikini de çok severek yapmakla birlikte, vaktim iki işi birlikte yürütmeye yetmiyordu. Üç sene önce tasarım projelerimi beraber yaptığım arkadaşım Şaban Totik ve benim gibi bahçesi olan ve sebzeleriyle aşk yaşayan arkadaşım Efsun Gürani bir araya geldik. Tasarım işiyle aile yadigârı tohumları ve sebzeleri birleştirebileceğimiz bir yer hayal etmeye başladık. Yıllardır atalık tohumlarla, dünyanın her yerinden toplanmış, rengârenk sebzeler yetiştiriyoruz. Bu sebzeleri satabileceğimiz; sandviç, çorba, salata ve iyi kahve sunabileceğimiz minicik bir yerimiz olsun, sebzelerimizi sattığımız bir tezgâhımız olsun istedik. Dükkânın gerisi de bizim iç mimarlık ofisimiz ve mobilya showroomumuz olacaktı. İsmini de hem sebzelerimizin müthiş