SEV Connect - Yaz 2019
CONNECT YAZ 15 “DEN DEN”DEN ÇOK DAHA FAZLASI İzmir Amerikan Koleji’yle özdeşleşen “Helva Piknik”, altına “den den” işareti koyularak anlatılacak bir etkinlik değil. Her yıl sayısı artan onlarca mezunu, benzer duygularla aynı çatı altında toplayan geleneksel bir değer aynı zamanda. YA Z I : A L İ Y E M O R A L ( A C I ’ 6 6 ) AYNISI OLACAKSA EĞER niye yazıyorsun, diyenler olacaktır. Geleneksel bir günü yazmak, “geçen yılın yazısına, kocaman bir ‘den den’ işareti koymakla halledilebilir” diye de düşünülebilir. “Değişen hiçbir şey yok ki, neden yazıyorsun?” sorusunu yöneltenler, konuyu “Helva Piknik işte!” sözüyle değerlendiren de olabilir. Tüm bunlara benim yanıtımsa, “Yo, hayır” olacaktır. Değişen çok şey var, yazılacak çok güzel duygular, paylaşılacak çok anılar var. “Her şey teferruatta gizlidir” demezler mi zaten? Her yılın şubat ayı, Yetişenler Derneği’nde, değişmeyen bir replikle başlıyor: “Helva Piknik yaklaşıyor… Toplantıyı başlatalım artık arkadaşlar, konu çok önemli, Helva Pikniği bir an önce konuşup, halletmeliyiz.” Kıpır kıpır yerinde duramayan ’50, ’60, ’80 ve ’90’lardan kopup gelen on dört, on beş kadın, adeta bir erzak köşesi, tahıl ambarı olup çıkıyor yine. Kim getirecek, ne getirecek, nereden bulacak, kim erken gelecek, kimler kapıda duracak? Bunlar, her Helva Piknik öncesi yaşanan tatlı telaşlar. Belirlenen güne müdüriyetten “evet” alınması, cümleye yine bir “den den” kullandırıyor. Ama gün o gün olunca, hava hiç bir öncekilere benzemiyor: Bir açıp bir kapıyor; yüzlerimiz güneşi görünce gülüyor, bulutlanınca bulutlanıyor. İzmir bu, dememişler mi havasına güvenilmez. Gelenlerin sayısıyla birlikte mutluluğumuz da artıyor ve günün tadı çıkmaya başlıyor. Yiyecek standımız ve kermes için kurulan masalar, küçük bir AVM’den farksız kılıyor bahçeyi. Görünen şu ki, sayıları her yıl fazlalaşan masalar, çeşitleri artan yiyecekler, hiç de diğerlerine benzemiyor. Gün ilerledikçe, bu güzel günün, kutladığımız Helva Piknik’in, hiçbir zaman “den den”lik olmadığını ve olamayacağını anlıyorum. Yüzlere baktıkça, genç veya yaşlı her mezunun okulla ne kadar iftihar ettiğini; konuşulanları duyunca bu geleneği devam ettirmemizin değerini; dernek arkadaşlarımın gülüşlerini, kahkahalarını işittikçe ise bu günün bir yük değil, olsa olsa gurur kaynağı olabileceğini fark ediyorum. Böyle bir günde ben, ’66 mezunu Aliye, ’93 mezunu kızım Seher’in sınıf arkadaşı Yener’i görüp, sarılınca sanki yılları yok ediyorum. İşte böyle günler bize biz olduğumuzu bir kez daha hatırlatıyor. Biz kolejliyiz; vardık ve her zaman gelenek ve göreneklerimizle var olacağız. Teşekkürler Yetişenler “kızları”, teşekkürler ACI.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=