SEV Connect - Sonbahar 2018

104 CONNECT SONBAHAR CAN SELÇUKİ ( ACI’02) Güzel yollarda yürüyüp, güzel hikâyeler yazın! KİMDİR? Can Selçuki, İzmir Amerikan Koleji’nden mezun olduktan sonra Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nü tamamladı. Yüksek lisansını Bocconi Üniversitesi’nde, Ekonomi ve Sosyal Bilimler alanında yaptı. Dört sene boyunca Dünya Bankası’nın Ankara ofisinde görev aldı. Dünya Bankası’na katılmadan önce üç sene boyunca Brüksel merkezli Avrupa Politikaları Çalışmaları Merkezi’nde ekonomist olarak çalıştı. Halen Ekonomi ve Dış Politika Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi’dir. öğrenmediğimi fark ettim. Bu yüzden istifa ettim, bu da üçüncü kırılma noktamdır. Şimdi araştırma ve veri analizi yapan büyük bir şirketin ortağıyım. Rahatımı bozup yeni bir düzen kurdum. Hayat risk almakla ilgili bir şey, kaybetmekten korkmayın! TECRÜBEYE SAYGI DUYUN Hızlı olmanın acele etmek anlamına gelmediğini bilmeniz lazım; hayatta hiçbir şey aceleye gelmiyor. Tecrübe edinmek için mutlaka yıllara ihtiyacınız olacak. Tecrübeye saygı duyun ve mümkün olduğunca başkalarının iyi ve kötü tecrübelerinden istifade etmeye bakın. Yeniyi takip etmenin eskiden kopmak anlamına gelmediği üzerine düşünün. Olabildiğince tarih okuyun. O zaman göreceksiniz ki, sizi belli konulara şartlayan, kalıplara oturtmaya çalışan çok fazla insan var. Bunu reddedin. Kendi sınırlarınızı kendiniz çizin. Sizden bir de ricam var: Ülkenizi sevin. Bu topraklardan vazgeçmeyin. Çoğunuzun yükseköğrenim için yurtdışına gideceğini biliyorum. Eğitiminizin sonunda dönseniz de, dönmeseniz de bu ülke için bir şeyler yapın. Unutmayın ki, şu anda üzerinde yükseldiğimiz bu medeniyet, bu topraklardan asla vazgeçmeyenlerin ısrarı, sabrı ve mücadelesi sonucunda oluştu. Bana kalırsa en önemlisi sizi mutlu eden dengeyi bulmaya çalışın. Hepiniz için farklı bir dengeden bahsediyorum. Kibar ve nazik olun; karşılaştığınız her insanı, tam da karşılaştığınız ana getiren hikâyesi olduğunu unutmayın. Buradan mezun olurken edindiğiniz bir kimlik daha var. Sizler artık birer İzmirlisiniz. Bunun ne demek olduğu üzerine düşünmelisiniz. İzmir tarih boyunca DNA’sında hoşgörüyü, ilerlemeyi, gelişmeyi barındıran bir şehir; bu artık sizin de DNA’nızda var. Artık dünyaya izinizi bırakmanın vakti geldi. Hepinizi tebrik ederken güzel yollardan yürüyüp güzel hikâyeler oluşturmanızı diliyorum. Aileye hoş geldiniz. DEĞERLI MEZUNLAR, DEĞERLI MISAFIRLER, DEĞERLI ÖĞRETMENLERIM, Bugün burada size hitap etmemin sebebi, en önemli özelliğim olarak gördüğüm İzmir Amerikanlı, yani sizlerden biri olmam. 34 yaşındayım. Mezun olduktan sonra kendime göre bir yol yürüdüm, bu yolda öğrendiğim; becerdiğim veya beceremediğim şeyler oldu. Niyetim ders vermek değil, haddim de değil zaten. Bu yolda yürürken başıma gelenleri sizlerle paylaşmak isterim, siz uygun gördüğünüz dersleri çıkartırsınız. Hepimizin hayatında kırılma noktaları var… Benim hayatımdaki ilk kırılma noktası, 1998 yılında sınava girip İzmir Amerikan Koleji’ni kazandığım anda oldu ve hayatım, bir daha asla eskisi gibi olmayacak şekilde değişti. “Enter to Learn, Depart to Serve”… “Öğrenmek için gelin, hizmet etmek için çıkın” anlamına gelen bu sloganın, hayatımda ne kadar önemli bir yer edindiğinden bahsetmek istiyorum. Bu okul hepimize, birey olmayı öğretiyor. Birey olmak birtakım sorumlulukları da beraberinde getiriyor. Bu, anlamlı hayat yaşamaya dair bir sorumluluk. Hayatınızı anlamlı kılmak, tercihleriniz doğrultusunda kararlı bir şekilde yürümek, içinde bulunduğunuz topluma ve ülkeye yapabileceğiniz en büyük hizmet. DEĞİŞİN VE DEĞİŞTİRİN Değişim ve değişimleri takip etmek, hayatlarınızın en önemli kısmını oluşturacak. Değişim cesaret ister; insanın kendini değiştirmesi zor bir iştir. Üniversite sınavına girdim, puanım geldi. Tercihlerimi yazdım, moleküler biyoloji ve genetik bölümünü kazandım. Hemen anladım ki, biyoloji de benim işim değil. Çok samimi söyleyeyim, hiç tereddüt etmedim, değiştirdim ve endüstri mühendisliğine geçtim. Hayatımın ikinci kırılma noktası da buydu. Hayat karşınıza geçişi olmayan durumlar çıkartacak. İki şansınız var; ya mutsuz olup şikâyet edecek veya bir yol bulup değiştireceksiniz. Hayatınızın iplerini elinize alın ve hareket edin. Gelelim dünyadaki değişime… Son 20 yılda dünyadaki tüm iş modellerini değiştiren gelişmeler yaşandı. Yeniliğin gerisinde kalan, ayak uyduramayan kayboluyor. Keşfedilen teknolojilerin sadece tüketicisi değil, aynı zamanda üreticisi ve onları en doğru şekilde kullanabilecek yeteneklere sahip bireyler olmalısınız. Durmayın değiştirin, girişimci olun. Bundan iki sene önce Dünya Bankası’nda ekonomist olarak çalışıyordum. Bir gün artık yeni bir şey ACI MEZUNİYET KONUK KONUŞMASI