SEV Connect - Kış 2021

CONNECT KIŞ 23 olacağını düşünmemiştim. Edinmiş olduğum bazı çakıların saplarını ilginç materyallerle değiştirebilir miyim diye denemeye başladım. Sonra sadece sap değil, kendilerini de istediğim şekillerde yapabilir miyim diye denemeye başladım. 2014'te İnsanlar gurubunda beraber çaldığımız davulcu arkadaşım Alican Tezer yaptıkları bir tasarım pazarına bıçaklarımı getirmemi istedi ve işin ticari kısmı, hepsinin o mecrada satılmasıyla başladı. Şu anda, Ağustos 2020'de Karaköy’de açtığım KROP dükkânında devam ediyor. Kişiye özel artisanal el yapımı bıçaklar üretiyorum, bunu yaparken alışılmışın dışında formlar, boyutlar ve materyaller kullanıyorum. Bir bekleme listesi oluştu zamanla, yaklaşık 150 kişi sırada, bıçaklarının hazırlanmasını bekliyor. Beklemek bu işin heyecanlı bir parçası tabii. Ürettiğiniz bıçakların av için kullanılmadığının altını çiziyorsunuz. Bu hassasiyetinizi açabilir misiniz? Aslında outdoor bıçaklar ille de avlanmak için kullanılacak anlamına gelmiyor ve zaten birçok kişi de bunları koleksiyon için alıyor, ama benim ilgim daha çok yemek yapmak için kullanılan bıçaklara. Onların geometrisiyle oynamayı malzemelerini değiştirmeyi seviyorum, ayrıca outdoor bıçak seven ve toplayan kişiler yeni fikirlere şefler ve aşçılar kadar açık değiller, boynuz, kemik gibi daha bilindik malzemelerden vaz geçemiyorlar. Ben de o malzemeleri kullanmamayı tercih ediyorum. Çok yönlü kişiliğinizin gelişmesinde TAC’nin nasıl bir etkisi oldu? TAC benim için yabancı kültürlerle tanıştığım, ama yerel kültürün en yoğun yaşandığı bir merkezde bulunan, yaşamda kendi kendine yetmenin becerilerini kazandığım ama bir o kadar da arkadaşlık ve sosyal paylaşımı öğrendiğim bir yerdir. TAC benim için hayal kurma becerisi edindiğim yerdir. Mezuniyetinizin ardından okulla ve arkadaşlarınızla bağınız nasıl devam ediyor, okulunuza yönelik yaptığınız ya da yapmayı düşündüğünüz projeleriniz var mı? Arkadaşlarımla bağım devam ediyor, senede iki kez Tarsus’ta ve Namrun Yaylası'nda “festival” olarak adlandırdığımız buluşmalarımız oluyor, doğrusu yurdun çeşitli köşelerinden gelen arkadaşlarla yükseklere çıkmak, baş döndüren güzellikte anılara dönüşüyor. Profesyonel hayata atıldıktan sonra önce sinema (oyuncular için protez dişler üreterek), ardından damüzik sektörü içinde önemli projelerde yer almışsınız. Kültür-sanat alanına yöneldiğiniz süreci ve hangi motivasyonun sizi bu alana çektiğini öğrenebilirmiyiz? “Hayal gücü yanına merak duygusunu da aldı mı insanı sonu gelmez maceralara sürüklüyor.” Bu cümleyi bir röportajda kurmuştum. Sanırım bununla başlamak iyi olur. BenimTAC’de okurken derslerim oldukça iyiydi, bu yüzden beni hep doktorluk, mühendislik avukatlık gibi o dönem getirisi yüksek meslek türlerine yönlendirdiler, oysa resme, müziğe ilgim ve yeteneğim vardı. Sanıyorum o dönemlerden içimde kalan bu yönler, zaman içerisinde önce grafik tasarımla, sonra filmlerdeki oyuncuların görünüşlerini değiştiren protezlerin yapımıyla, müzikle ve en son olarak obje tasarımıyla yüzeye çıktı. Diş hekimliği bana uygun bir meslek olmasa da kendi çalışma saatlerini ayarlayan bir meslek olması benim diğer ilgi alanlarıma yönelmeme zemin sağladı. Merak duygumun peşinden giderken de hayaller kurdum. Krop markasının geleceğini bu hayaller belirleyecek. Mavi Sakal, Karapaks gibi gruplarla yürüttüğünüzmüzik çalışmalarınız devamediyormu? Bu soruyla bağlantılı olarak, öğrencilik yıllarınızda Tarsus Amerikan’ın efsanevi grubu ECHO ile teşrikimesainiz olmuş muydu veya grubunmüzikal çalışmalarınıza ilham veren yanı varmıydı? Mavisakal, Karapaks ve İnsanlar devam ediyor, ülkedeki genel durum sebebiyle gurup üyeleri diğer işlerine yoğunlaşmış durumdalar. Ben ECHO’da yer almadım, ama ilgimi çekerdi elbette. Ancak müzikle daha ciddi ilgilenmem üniversite yıllarında gitar çalarak olmuştu. Ben müziğin dinamik yapısını seviyorum, zaman içerisinde şekillenip değişen ve gelişen yanı bana çekici geliyor, bu bağlamda değerlendirirsekMavisakal’dan sonra Karapaks’a doğru giden müzik zevkim, oradan da İnsanlar’a doğru ilerledi diyebiliriz. İnsanlar, daha çok yurt dışı festivallerde ve konserlerde yer alan, elektronik altyapılı etnik ve psychedelic canlı müzik icra eden bir grup. Gelelim son çalışmanıza… Krop Knives markasıyla el yapımı bıçaklar üretiyorsunuz. Tasarımının da size Yer aldığı gruplarla birlikte birçok konsere çıkarak ruhları doyuran Sinan Tansal, kişiye özel el yapımı bıçaklar tasarlayarak bir yeteneğini daha gözler önüne seriyor. ait olduğu bir bıçak markası yaratma hikâyesi nasıl başladı ve şu an geldiği aşama nedir? Ben bıçak yapmaya başladığımda işin buralara geleceğini, bir gün asıl işimin ve yapmaktan zevk alacağım işin bu

RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=