SEV Connect - Kış 2021
10 CONNECT KIŞ Gündemdekiler Hep güzel anılarım var, eminim öğrencilerim de beni iyi hatırlıyorlardır. Öğretmeyi onlardan öğrendim. Bir akademisyenin hayatı, araştırma ve sınıf arasında gider gelir. Benim için sınıf bir adım öndeydi hep. Atom altı dünyanın uç noktalarında olmakla, sınıfta öğrenciler arasında olmayı düşündüğünüzde, “öğretmenin” nasıl bir fiziği var? “Eğitimde Mükemmeliyet Ödülü” almanızda bunun nasıl bir etkisi olmuştur? Fizik bilimiyle uğraşmak bana yılmazlığı öğretti, gelişim zihniyeti kazandırdı. İyi bir öğretmende olması gerektiğine inandığım iki özellik. Öğrencilerime aslında benim öğrettiğim iki şey var: İstedikleri her şeyi öğrenebilecekleri ve öğrenmenin bir sınırı olmadığı. Gerisini onlar kendileri yapıyorlar. Benim için en büyük ödül bu. “GELECEĞİN SINIFLARINI DÜŞÜNMEYE BAŞLAMALIYIZ” Evli misiniz, çocuklarınız var mı? Evliyim ve 12 yaşında bir oğlumuz var. Böylece eğitime bir ebeveyn gözüyle de bakabiliyorum. Eşim de akademisyen. Modern Türk Edebiyatı alanında eğitim veriyor ve araştırma yapıyor. Evde iki öğretmen olmasını ve bugünkü uzaktan eğitimi de düşünürsek, “ev-okul ilişkisi” hakkında neler düşünüyorsunuz? Eşimle ben birer öğretmen, çocuğumuz da öğrenci olduğu için, eğitimle ilgili konular hayatımızın her yerinde diyebilirim. İşimizin bir de araştırma boyutu var elbette. Uzaktan eğitimle sınıf, evlere doğru taştı. Okul kavramı dönüşüyor. Bildiğimiz sınıfları evlerde oluşturmaya çalışmak yerine, geleceğin sınıflarını düşünmeye başlamalıyız. Aileler de hem gözlemci hem de destekçi olarak daha fazla eğitimin içinde artık. Bunu, olumlu bir gelişme olarak görüyorum. “GELECEĞIN ÖĞRETMENININ SADECE ÖĞRETMEYI DEĞIL, ÖĞRENMEYI DE IYI BILMESI GEREKECEK. ÖĞRENCILERIMIZE KAZANDIRMAMIZ GEREKEN EN ÖNEMLI YETKINLIKLERDEN BIRI GELIŞIM ZIHNIYETI VE BUNUN IÇIN ÖNCELIKLE ÖĞRETMENIN BU ZIHNIYETE SAHIP OLMASI ŞART.” FOTOĞRAF: COŞKUN ÇELER
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=