SEV Connect - Kış 2019

74 CONNECT KIŞ AILEMIZIN İzmir Amerikan Koleji serüveni, 1940 yılında, eğitime ve kültüre her şeyden çok değer veren anneannemin, büyük kızı Silvia’yı (Bencuya Franko-ACI’46), kentin en iyi okuluna gönderme ısrarıyla başlar. Adlarını binalarla eşleştirdiğimiz Ms. Parsons ve Mrs. Blake’in öğrencisi olan yetenekli teyzem, okulda Peer Gynt (Henrik İbsen’in ünlü eseri) başta olmak üzere, birçok müzikli oyun ve faaliyette başrollerdedir. 12 yıl sonra bayrağı alan annem Sara (Bencuya Pardo-ACI’60), canlı, tutkulu kişiliğiyle, Mozart’ın Sihirli Flüt Operası gibi, tiyatro ve müzik eserlerinde rol alırken, yaşam boyu sürecek kocaman dostluklarının tohumlarını da atar. Dayılarımın, ACI’lı kızlarla evlenmeleriyle birlikteyse (Klara Levi Bencuya-ACI’60, Viki Politi Bencuya- ACI’54), İzmir Amerikan Koleji’yle yetişen bir nesil ortaya çıkar. Evimizde yıllarca, efsane hocalardan Mrs. Blake’in hayat felsefesi, liderliği, ilkeli ve sevgi dolu kişiliği anlatıldı. ACI’da yaşanan dopdolu, neşeli ve bazen muzip hikâyeleri dinlerken, İzmir Amerikan Koleji’ne gitmek, benim için de bir tutku haline geldi. Ben meşaleyi halamın kızı Jessie Gomel Kaya (ACI’72) ve teyzemin kızı Ayşe Franko Yurtseven’den (ACI’76), 1976’da aldım. İlk günümde, kuzenim Liane Bencuya (ACI’83) ile el ele amfiye doğru giderken, annemin öğretmeni Miss Scovel’la karşılaştım. Annem evine dönmüş, öğretmeniyse kızına kavuşmuş gibiydi. Kendimi her yönden geliştirebildiğim, yaşam boyu sürecek dostlukları edindiğim, spor, müzik, tiyatro konularında sonsuz desteklendiğim, aslında hayatım içerisinde çok kısa sayılabilecek, ancak tüm yaşamımı etkileyen ve iz bırakan yedi değerli yıl geçirdim. Bize cesaret veren öğretmenlerimiz Ms. Stendahl, Alpaslan Bey ve arkadaşlarımın desteği sayesinde, her türlü assembly, Bazaar Day ve konserde, canımmüzik arkadaşım Banu (Şınık Kanıbelli ACI’84) ile birlikte sahnedeydik. ACI BAĞINI DEVAM ETTIREN GENÇ NESIL 1997 yılında SEV’in ilk açıldığı yıl oğlum Can’ı (ACI’09), bana psikolojiyi sevdiren öğretmenim Bercis Üçer’e teslim etmekten o kadar mutlu olmuştum ki, adeta eve geri dönmenin heyecanını yaşıyordum. Çok geçmeden ikiz kızlarım Selen ve Deniz’i (ACI’14) de kampüse getirdiğimde, ailemizin ACI macerası tekrar başlamıştı. Benim öğretmenlerim, bu kez de çocuklarımın şekillendirilmesinde çalışıyordu. Can, Okul Öğrenci Birliği Başkanlığı, tiyatro ve MUN gibi faaliyetlerle liderlik becerilerini geliştirirken, kızlarım da anne ve anneanneleriyle aynı sahnelerde müzik yapıyor, besteleriyle MOODS, San Remo Müzik Festivali ve Vodafone Müzik Yarışması’nda okulumuzu temsil ediyor, ACI’da aile izlerimizi bırakmayı sürdürüyorlardı. Nesilden Nesile SONIA AMADO (ACI’83) ACI’da 80 yıllık geçmişleri var Sonia Amado, anneannesinin, teyzesi Silvia’yı İzmir Amerikan Koleji’ne göndermesiyle başlayan ve nesilden nesile aktarılarak bugünlere kadar gelen 80 yıllık ACI’lı olma geleneğini Connect dergisi için kaleme aldı. Ailemizde üçüncü nesil de tam kadro okulun içindeydi ve kampüsü neredeyse hiç boş bırakmadık. Şu an Amerika’da yaşayan kuzenlerim Aylin Kaya Bell (ACI’93) ve Seli Kaya (ACI’98), teyzemin torunları İdil (ACI’11) ve Natalie Franko (ACI’12), yeğenlerim Virna (ACI’12) ve Talya Eliş (ACI’18) de aynı zamanlarda kampüste oldular ve ACI ile bağımızı devam ettirdiler. İÇIMIZE İŞLEYEN MOTTO Okulumuzun “Enter to learn, depart to serve” mottosu, hepimizin içine işlemiş! İzmir’in ilk turist rehberlerinden biri olan annem Sara Pardo, 57 yıldır ülkemizin en tutkulu temsilcilerinden, şehrimizin en verimli gönüllülerinden, okulumuza hâlâ her fırsatta hizmet eden kişilerinden biri oldu. Ben, Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde Profesör oldum ve şimdilerde Bölüm Başkanlığı yapıyorum. Okulumda öğrendiğim dürüstlük, şeffaflık, öğrenme ve öğretme tutkusunu, bilim heyecanını, Atatürk ve insanlık sevgisini, Türkiye’nin her yerinden gelen öğrencilerime aşılamak için çaba sarf ediyorum. Çocuklarımsa ACI’ın verdiği kendine güven ve dünya vatandaşı 1 2 3

RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=