SEV Connect - Kış 2019
CONNECT KIŞ 51 alanlarda kullanılabilir ve ne için kullanıldığına göre kullanışlı veya kullanışsız, iyi veya kötü olabilir. Şimdiki teknoloji kullanılarak, “insan kadar zeki” olarak tanımlayabileceğimiz, genel öğrenme gerçekleştirebilen “Yapay Genel Zekâ”ya ulaşılmasının imkânsız olduğunu düşünüyorum. Bence en az 5-6 yıl boyunca daha özelleştirilmiş-uzman yapay zekâlar kendi alanlarında daha başarılı hale gelecekler, ancak bir yapay zekâ sisteminin insanlarla bağdaştırdığımız genel öğrenmeyi gerçekleştirilmesi için bilgisayar teknolojisinde ilerlemeler olması gerekir. Yapay zekâ ile kendi maceram ilk olarak bilim kurgu film ve edebiyat eserleriyle başlamış olsa da kullanmaya başlamam 2017’de katıldığım bir otonom araba yarışması ile oldu. 2017’den bu zamana kadar, yöntemleri ve kullanmanın yolları dışında, yapay zekânın tarihi kullanımı ve makine öğrenmesi, bulanık mantık, veri madenciliği gibi ilişkili alanlarıyla ilgili birçok şey öğrendim. Daha çok derin sinir ağları ve evrişimli sinir ağlarının tasarım, eğitim ve dağıtımları üzerine yoğunlaşarak, bu yöntemleri kullanan yapay zekâlı sistemler oluşturdum. Yapay zekâ üzerinde direkt olarak çalışmayı istemesem de, gelecekte hayatımızdaki yeri daha da büyük olacak olan yapay zekâdan ayrı olacak bir meslek düşünmek zor. Yapay zekânın benim veya herhangi bir kişinin yapmak isteyeceği bir işi yapabileceğinden korkmuyorum, çünkü bu tür değişimlerin beraberinde yeni iş imkânları da getirerek, ekonomik büyüme ve refah artışını sağlayacağını düşünüyorum. Özelleştirilmiş öğrenme tekniklerinin en başarılılarında, şu an yapay zekâ kullanıldığını göz önünde bulundurarak, öğretmenlerimin bazılarının yapay zekâ olmalarının, insan olmalarından daha iyi bile olabileceğini düşünüyorum. Ancak, özellikle yükseköğretimde, bu yöntemlerin bir öğretmen/ eğitimci olmadan uygulanabileceğini sanmıyorum, özellikle bilimde ve sanatta yenilikler gerçekleştirecek insanlara, bunları daha önce yaşamış kişiler tarafından yol gösterilmesinin zorunlu olduğunu düşünüyorum. Ancak, lise ve ilkokul seviyesinde, yapay zekâ destekli öğrenmenin faydalı, hatta gerekli olacağını düşünüyorum. “Robot” öğretmenlere gerek duyulacağını ise düşünmüyorum, çünkü yapay zekâ ile desteklenen bir eğitimde, “öğretmen”in fiziksel bir biçimi olmasının gereksiz olduğunu, hatta bu sistemi kısıtlayıcı olabileceğini düşünüyorum. ARMAN AYDIN ( AI KULÜBÜ BAŞK ANI / UA A’ 20) YAPAY ZEKÂDA İNSAN FAKTÖRÜ UAA AI KULÜBÜ, okulumuzda senelerden beri çeşitli kulüpler ve okul dersleri sayesinde altyapısı hazırlanan inovasyon ve teknoloji tabanlı kültürün oluşumunun bir sonucu olarak kuruldu. Hem yurt içi hem de yurt dışı üniversitelerin sağladığı online kaynaklar sayesinde hazırlanan müfredat ile kulübümüz, yazılım konusunda altyapıya sahip olan öğrencilerin kendilerini geliştirmeleri ve yapay zekâ konusunda bilgi edinip inovasyon yapabilmeleri için bir platform sağladı. Bu sene UAA AI Kulübü olarak Bilgisayar Görmesi ve Görüntü İşleme üzerinde yoğunlaşıp, başta OpenCV kütüphanesi, devamında başlangıç seviyesinde Derin Öğrenme Modelleri üzerine çalışıp, sınıf yoklamasının otomatik olarak alınmasını hedefleyen bir projenin ilk adımlarını attık. Kişisel olarak yapay zekâyı ve özellikle derin öğrenmeyi, çarpma işlemini bulmaya benzetiyorum. Yapay zekâ sayesinde, eskiden uzun toplama işlemleriyle yaptığımız hesaplamaları, çarpmayla daha kısa zamanda ve daha güçlü bir şekilde başarabiliyoruz. Fakat buradan yapay zekânın belli bir verinin işlenmesini hızlandırdığı gibi bir sonuç çıkarılmamalı. Çünkü yapay zekânın bize getirdiği en büyük avantaj, büyük verinin analizi ve aralarında bir ilişkinin bulunmasını sağlaması. Bu
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=