SEV Connect - İlkbahar 2020
CONNECT İLKBAHAR 13 etkili olabileceğini düşünüyoruz. Dijital finans hizmetleri sayesinde kadınlar telefonlarından finansmana erişebilecek ve umuyoruz ki, bu gelişme kadınlar için diğer ekonomik fırsatları da beraberinde getirecek. Yolsuzlukla mücadele: Yolsuzluk ciddi zararlar veren bir başka sorun; hükümete olan güveni sarsar, kurumların meşruiyetini zedeler, ayrıca istihdam ve ekonomik büyüme için gereken özel yatırımları uzaklaştırır. Yolsuzluk, rüşvetten kayırmacılığa ve kamu kaynaklarının çalınmasına kadar, çok farklı biçimlerde karşımıza çıkar. Diğer konularda olduğu gibi, yolsuzluğun en yüksek faturasını yine yoksullar öder. Çünkü artan fiyatların yanı sıra sağlık, eğitim, adalet, elektrik ve diğer temel hizmetlere kısıtlı erişim en fazla bu kesimi etkiler. Yolsuzlukla mücadele gündemimizde. Ülkelere etkin, hesap verebilir, şeffaf ve kapsayıcı kuruluşlar oluşturmaları için yardımcı olmayı amaçlayan Dünya Bankası aynı zamanda yolsuzluğa karşı sıfır tolerans politikasını benimsiyor. Çevre/iklim konusunda giderek artan endişeler var. Banka’nın bu konudaki çalışmalarının ve önceki yıllık toplantılarda Maliye Bakanları ile düzenlenen CAPE gibi etkinliklerin önemi nedir? İklim değişikliği çağımızın temel bir sorunu ve Dünya Bankası, gezegenimizin gelecek nesiller için korunmasında ve iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarından en çok etkilenen yoksul kesimlerin desteklenmesinde önemli rol üstlenmede oldukça kararlı. 2018’in sonlarında Dünya Bankası, projelerinde daha güçlü çevresel ve sosyal koruma sağlayan yeni bir güvenlik politikası başlattı. Bu geniş kapsamlı çerçeve, kredi alan ülkelerin sınır ötesi ve küresel riskleri, bunların etkilerini dikkate almalarını isteyerek insan ve çevre için sağlanan korumayı artıyor. Benim grubumun özel olarak çalıştığı konular şunlar: Yoksul hanelerin iklim değişikliği Bu pozisyonda şimdiye kadar nasıl bir tecrübe edindiniz? Söylediğim gibi, oldukça ilham verici bir işim var. Aynı zamanda çok zorlu, çünkü üzerinde çalıştığımız sorunlar son derece karmaşık ve çözümlerin uygulanması her zaman kolay olmuyor. Mevcut gündeminizden ve çalışmalarınızdan biraz bahsedebilir misiniz? Bir dizi önemli konu üzerinde çalışıyoruz. Size birkaç örnek vereyim: Covid-19’un (Koronavirüs) ekonomik ve sosyal etkileri üzerine çalışıyoruz. Ekibimiz salgının yayılmasını takip ediyor; bu salgının dünya ekonomisi, ülke ekonomileri ve özellikle de yoksul ülkeler üzerinde oluşturacağı ekonomik yükü değerlendiriyor. Bunu yapmak hiç kolay değil, çünkü durum günden güne değişiyor ve ne kadar süreceğini bilmiyoruz. Şu an 80’den (söyleşinin yapıldığı tarihteki sayı) fazla ülke etkilenmiş durumda ve WBG, salgının sağlık ve ekonomi üzerindeki etkileriyle başa çıkabilmeleri için ülkelere finansal destek sağlamaya hazır. Borçlanma: Haberlerde, çok sayıda ülke ve şirketin yüksek miktarda borç aldıklarını duymuşsunuzdur. Bu konuyla ilgili yayımladığımız raporlar var. Aşırı borçlanma doğru değil, çünkü geri ödeme gücümüz olmayabilir. Bu, ülkeler için de, şirketler için de geçerli. Hükümetlerle birlikte çalışarak borçlanmayı denetleme, daha şeffaf hale getirme ve aşırı borçlanmanın önüne geçecek doğru politikalar oluşturma konusunda onlara yardımcı oluyoruz. Aslına bakılırsa, her borçlanma kötü değildir. Ülkeler yol, elektrik, eğitim, sağlık hizmetleri gibi faydalı yatırımlar için borçlanmak zorunda. Hükümetler gerçekten makul amaçlarla borç aldığından emin olmalı. Finansal hizmetler: Bildiğiniz gibi kadınlar sayısız ekonomik engelle karşılaşıyor. En önemli ekonomik engellerden biri finansal olarak dışlanmaları, başka bir deyişle banka hesabı, kredi ve sigorta ürünleri gibi finansal servislere erişimlerinin olmamasıdır. Bu erişime sahip olmazsanız, çocuklarınızın refahı için para biriktiremezsiniz veya kendi küçük işletmenizi kuramazsınız. Bu, Türkiye’de de büyük bir problem. Türkiye’de yaşayan kadınların sadece yüzde 54’ünün banka hesabı var, erkeklerde ise bu oran yüzde 83. Teknolojinin, cinsiyet eşitsizliğini azaltma konusunda karşısındaki ekonomik, sosyal ve fiziksel zayıflıklarının değerlendirilmesi. Bu çalışmalar, yerel idareleri önlem almaları konusunda uyarmayı hedefliyor. Örneğin, maliye bakanlarıyla karbon emilimini azaltan ve temiz enerjiye yatırım yapan politikaların tasarlanması ve uygulanması konusunda çalışmak gibi. Kredi operasyonlarımızda iklim faydalarını da hesaba katıyoruz. Örneğin Filipinler hükümeti, çok şiddetli tayfunlar ve depremler gibi doğal felaketler için sigorta teminatı aldı. Böyle önemli bir görevi tamamladığınızda neyi başarmış olmayı isterdiniz? Kolektif liderliğe ve takım çalışmasına sıkı bir şekilde bağlıyım. Yeteneklerimizi etkin kullandığımız takdirde önemli hedeflere ulaşabiliriz. Kapsayıcı ve sürdürülebilir büyüme, finansmana erişim ve kurumların güçlendirilmesi gibi temel önceliklerimiz konusunda somut ilerleme kaydetmek isterdim. İzmir Amerikan Koleji’ndeki yıllarınız bugünkü başarınıza ne şekilde katkı sağladı? Sizi rol model olarak gören genç İzmir Amerikan Koleji mezunlarına vereceğiniz en önemli üç tavsiye ne olurdu? Ben İzmir Amerikan Koleji’nde okuduğumda, orası bir kız okuluydu. Bunun, özgüvenimi ve düşüncelerimi dile getirme yeteneğimi geliştirmemde faydası olduğunu düşünüyorum. STEM’den sanata, spordan münazara kulüplerine, hem akademik hem de sosyal anlamda harika bir eğitim aldık. Hâlâ en iyi arkadaşlarım beraber okuduğum “kızlar”. Bu destek ağı her zaman büyük bir güç oldu. Tavsiyelerim şunlar: Kendinize inanın (yoksa kimse inanmaz), kendinize ve yeteneklerinize güvenin; yaptığınız işten keyif alın ve sürekli öğrenmeye, kendinizi zorlamaya devam edin ve hiçbir zaman pes etmeyin; çünkü bir kapı kapanır, bir kapı açılır. “Ben İzmir Amerikan Koleji’nde okuduğumda, orası bir kız okuluydu. Bunun, özgüvenimi ve düşüncelerimi dile getirme yeteneğimi geliştirmemde faydası olduğunu düşünüyorum.”
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=