SEV Connect - İlkbahar 2018
CONNECT İLKBAHAR 31 sektör yeniden yaratılmaya açık. Finans sektörü olsun, büyük şirketlerin yazılım aracılığıyla işletimi olsun, her şey inovasyona açık. ABD’ye eğitime ya da kariyer için gelecek yeni mezunlar, hangi alanları tercih edip nelere dikkat etmeli? Teknoloji yaşamımızın her alanında giderek daha önemli bir yer ediniyor. Örneğin Silikon Vadisi’nde yalnızca bilgisayar değil, biyomedikal sektörü de çok aktif. Teknik bilgi ve yetenek, hemen her alanda, benim üniversite yıllarıma oranla çok daha önemli. Sevdiğiniz alanı seçin, ama hangi alana odaklanmış olursanız olun, yazılım ve bilgisayar teknolojisi konusunda kendinizi bilgilendirin, o konuda ders alın, kursa gidin ya da internetteki değişik kaynakları kullanarak kendinizi eğitin. Silikon Vadisi’nde UAA'lılar var mı? Türkiye’deki UAA’lı arkadaşlarınızla görüşüyor musunuz? Silikon Vadisi’nde benim tanıdığım yalnız bir Üsküdar Amerikanlı var; Zeynep Alev Aydeniz Koch, (UAA’80). Sun’da çalıştığım yıllarda bir toplantıda karşılaşmıştık. Bildiğim kadarıyla Oracle’da. Bunu yazarken baktım, galiba Austin, Texas’a taşınmış. Eminim ki, daha ileri yıllardan mezunlar vardır. Yine bunu yazarken araştırdım, daha sonraki yıllardan mezunlar buldum. Belki onlar daha yakın kontak içindedirler. Ben kendi dönemimden UAA’lı arkadaşlarla WhatsApp üzerinden haberleşiyorum. Çok iyi iletişimi olan bir grubumuz var. Yıllar önce, UAA’dayken böyle yakın irtibat halinde olacağımızı söyleseler, inanmazdım. Hepimiz dünyanın değişik yerlerine dağılmış vaziyetteyiz, ama imkân buldukça görüşmeye çalışıyoruz. Yani UAA’da kurduğunuz bağlar yaşam boyu sizinle birlikte oluyor. UAA'daki yıllarınıza baktığınızda bugün neler düşünüyorsunuz? Hayatınıza nasıl bir katkısı oldu? Üsküdar Amerikan’ın yaşamıma katkısı büyük… Bağımsızlığı, düştüğümde kalkmayı, yılmadan çalışmayı, sorgulamayı ve bir kadın olarak ne istersem yapabileceğimi öğrendiğim, hâlâ süren muhteşem dostlukların kurulduğu yer. Öğretmenlerin de dost olabileceğini öğrendiğim yer. Üsküdar Amerikan, orada geçirdiğim günler, yatakhaneler, tenis sahaları, sınıflar, laboratuvarlar hep aklımdadır. 1923’ten günümüze Türkiye siyasetinde kadın Hazal Atay (TAC’09) TAC'DEN MEZUN olduktan sonra yükseköğrenimi tamamlayan ve hâlen Paris Siyaset Bilimi Enstitüsü’nde Türkiye’de kadının siyasete katılımı üzerine doktora yapan Hazal Atay, çalışmalarının uluslararası camiada ilgi çekeceğinin sinyalini şimdiden verdi. Atay’ın Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının tanındığı 5 Aralık (1934) nedeniyle kaleme aldığı makale, siyaset, kültür, toplum ve diplomasi alanında çalışmalara yer veren OrientXXI internet sitesinde Fransızca ve Arapça; Al Araby sitesindeyse İngilizce olarak yayınlandı. Araştırmasında, Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana kadınların Türkiye siyasetindeki temsiline odaklanan Atay, Türkiye’deki kadınların sosyal ve ekonomik açıdan önemli haklardan faydalanmasına ve kamusal alanda görece görünür olmasına rağmen, bunun politik alanda yansımasının bulunmadığına dikkat çekiyor. Türkiye’nin kadın temsilinde Arap ülkelerinin dahi gerisinde kalmasının altını çizen Atay, bundan sonraki çalışmalarını iki temel üzerinden ilerletmeyi amaçlıyor. İlk olarak, Türkiye’de kadın gruplarının ve feministlerin “politika”yı nasıl anladıkları, deneyimledikleri ve pratiğe yansıttıklarını sorgulamayı planlayan Atay, ardından, şu an parlamentoda olan dört siyasi partinin politikaları ve söylemlerinden yola çıkarak partilerin “kadın politikası”nı ve “cinsiyet eşitliğini” nasıl anladıklarını inceleyecek. OrientXXI ve Al Araby sitelerinde yayınlanan makalesinin iyi yorumlar aldığını belirten Hazal Atay, “Türkiye’de ‘özel olan politiktir’ diyen ikinci dalga feminizmin etkisiyle, bizler biraz daha özel alana ait meselelere ağırlık veriyoruz. Bunlar kadına şiddetten tutun da şort giyme özgürlüğümüze kadar geniş bir spektrumu kapsıyor. Bu makale, dikkati süfrajetlerin, yani kadınların politik haklarını savunan ilk feministlerin söylemlerine çekiyor. Bugün de ne yaparsak yapalım, politikadan vazgeçemeyeceğiz. Gerçek değişimin yaşandığı alan meclis ve kadınlar orada eksik temsil ediliyor” diyor. Hazal Atay, ses getiren çalışmasıyla ilgili olarak, "Bu makale, dikkati süfrajetlerin, yani kadınların politik haklarını savunan ilk feministlerin söylemlerine çekiyor" diyor.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=