SEV Connect - İlkbahar 2018
28 CONNECT İLKBAHAR üyeleri (ki hepsi kadın) ve hayırsever dostlarımızla kanser tedavisi gören çocuklarımız ve ailelerine maddi ve manevi destek oluyoruz. Onkoloji Enstitüsü’ndeki çocuk servisini tümüyle yeniledik. Ulusal ve uluslararası çerçevede ne gibi faaliyetler yürütüyorsunuz? Türk Pediatrik Onkoloji Grubu (TPOG) Derneği’nin kurucu üyesiyim, yaklaşık 10 yıl Dernek yönetiminde yer aldım ve bir dönem Dernek Başkanlığı’nı yürüttüm. İstanbul Üniversitesi, Onkoloji Enstitüsü Yönetim Kurulu, Bilim Dalı Başkanlığı gibi idari görevlerde bulundum. Uluslararası Pediatrik Onkoloji Derneği’nin (SIOP) Destek Tedavi Çalışma Grubu Başkanıyım, SIOP eğitim komisyonu üyeliği yaptım. Ortadoğu Kanser Konsorsiyum’un (MECC) üyesi olarak, bölgede palyatif bakımın geliştirilmesi çalışmalarında aktif olarak yer aldım. Amerikan Klinik Onkoloji Derneği ve ABD de Çocuk Onkoloji Grubu’nun (COG) da üyesiyim. Ulusal çok merkezli çalışmalarımız yanında Avrupa ve Amerika başta olmak üzere birçok uluslararası yetkin merkezle ortak çalışmalarımız devam ediyor. Çocuk hematoloji-onkolojide son yirmi yılda çok önemli gelişmeler oldu, günümüzde çocukluk kanserlerinde başarı, yüzde 70’lerde, bazı tanılarda ve erken yakalandığındaysa daha da yüksek olabiliyor. Bunun için ulusal ve uluslararası düzeyde özveriyle çalışmalıyız. ASCO tarafından verilen ödül, dünya için çalıştığınızın bir göstergesi aynı zamanda… ASCO, 1964’te Amerika’da kurulmuş, günümüzde 150 ülkeden 45 bin üyesi olan bir dernek. 1998’den beri bu derneğin üyesiyim. ASCO’nun her yıl yaptığı kongreye, yaklaşık 30 bin kişi katılıyor ve birçok yeni çalışmanın sonuçları sunuluyor. Onkolojide dünyada en etkin dernek. Her yıl bazı dallarda ödüller veriyor. “Onkolojide Kadın Lider ve Mentor Ödülü”, ilk olarak 2016’da verildi; üçüncü yılı ki, bu durum benim için ayrıca bir anlam taşıyor. Kadının akademik hayattaki rolü, neden bu denli önemli? Kadın-erkek eşitliği, tüm dünya için önemli bir konu, çünkü birlikte bir şeyler yapabilmenin yolu, hayatın her alanında eşit olmaktan geçiyor. Birçok ülkeye kıyasla Türkiye’deki kadın akademisyen sayısı daha fazla, daha da artmalı. ASCO’nun içinde “Women Who Conquer Cancer” adlı bir grup var, ben de o grubun içindeyim. Orada kadının akademi dünyasında, bilimde daha çok yer alması, üretebilmesi, aile ve sosyal hayatını dengelemesi gibi konulara yer veriliyor. Bu vesileyle ben de eşim Prof. Dr. Abut Kebudi’ye çok teşekkür ederim. Eşlerin birbirlerini desteklemesi ve hem aileyi hem de akademik hayatı beraber yürütmek son derece önemli. Bilim gibi kural ve kaideleri belirli olan bir alanda kadın ve erkek ayrımı yapılabilir mi? Dediğiniz gibi bilim pozitif bir alan. Kadın veya erkek fark etmiyor, buradaki önemli nokta çok çalışmanız, geniş bir vizyonunuzun olması. Bilimin birçok dalında, özellikle onkolojide ekip çalışması şart. Ekibe liderlik edebilmek önemli. Liderlikte, kişilerin bir arada verimli çalışmasını sağlamalı, kişilere adil davranabilmeli, onların bilgi, ilgi ve yeteneklerine göre ilerlemesine olanak vermelisiniz. Birçok şeyi bir arada yönetebilme ve organizasyon becerisi, liderliğe de yansıyor. ACI’dan dönem arkadaşlarınızla bir araya gelme fırsatınız oluyor mu? ACI mezunları olarak e-posta ve WhatsApp grubumuz var. Sık görüşemesek de, birbirimizden haber alıyoruz. Kısa süreliğine İzmir’e veya Çeşme’ye gittiğimde, oradaki arkadaşlarımız hemen bir sınıf toplantısı düzenlemeye çalışıyorlar. Bu ödül dolayısıyla hepsinden çok anlamlı kutlama mesajları aldım, hepsine çok teşekkür ediyorum. O yıllarda ACI, Türk kültürünü çok güzel verip, ek olarak dünyayı da bize tanıtmaya gayret eden bir kız kolejiydi. Bizi çok yönlü, hem ülkesine hem de dünyaya yararlı bireyler olarak yetiştirme çabası vardı. Görünen o ki, okul bunu başarmış, siz de kariyerinizi bunun üzerine inşa etmişsiniz… Evet, okul bunu başardı; ilk bilimsel araştırmalarıma lise yıllarında başlamış ve TÜBİTAK ödülleri almıştım. Tüm temel eğitimimi Türkiye’de tamamladım; İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi olarak çalışmalarıma çeyrek asırdan fazla süredir devam ediyorum. Ulusal ve uluslararası düzeyde çok değerli hocalarım oldu, onlara her zaman minnettarım. Ben de genç doktorlarımızın, onkologlarımızın, kadınlarımızın iyi yetişmeleri, akademik hayatta ilerlemeleri, uluslararası düzeyde yetkin olabilmeleri için önderlik etmekten çok mutluyum. Onkolojide kadın lider ve mentor olarak verilen bu ödülü almaktan, bir Türk kadını olarak ayrıca gurur duyuyorum. Türk kadınına, birçok ülkeden daha önce, başta eğitim olmak üzere her alanda eşitlik sağlayan Atatürk’ü rahmet ve minnetle anıyorum. "Bilim pozitif bir alan. Kadın veya erkek fark etmiyor. Buradaki önemli nokta, çok çalışmanız ve geniş bir vizyonunuzun olması..." Gündemdekiler Rejin Kebudi, bir Türk kadını olarak ASCO'nun verdiği ödülü almaktan büyük bir mutluluk duyduğunu belirtiyor.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MjIxMTc=