SEV Connect - İlkbahar 2018

18 CONNECT İLKBAHAR Gündemdekiler BIR KITAP DÜŞÜNÜN... Dünyada pek çok rekora imzasını atmış. Rahmetli Mete Akyol’un araştırmasıyla, yeryüzünün en uzun sürede yazılmış kitabı. Birinci sayfası 1953 yılında, son sayfası 1985 yılında yazılmış. Dahası, kitap, 60 ayrı kişi tarafından kaleme alınmış. Evet! Tahmininiz doğru… TAC’nin ünlü edebiyat öğretmeni Haydar Göfer’e dair bir kitap bu. Kitabın adı, "Haydar Göfer’e Öğrencilerinden Mektuplar". Yıllardır öğrencilerinin kendisine yazdığı mektuplar bir araya getirilmiş... Sonra da Mete Akyol devreye girmiş, ayrıntılı bir arşiv çalışmasının ardından da kitaba son hali verilmiş. Biz de Connect dergisi olarak, Haydar Göfer’in 100. yaşı için kitaptan seçmeler yaptık… Gördük ki, her bir mektup bizlere farklı bir dünyayı anlatıyor. O tarihlerde yaşananlara da ışık tutuyor. Sevgili Hocam 100 yaşında TAC’nin unutulmaz edebiyat öğretmeni Haydar Göfer 100 yaşında… Asırlık çınar Haydar Göfer için geniş katılımlı bir gece düzenlendi. Kendisini görmeye, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın dört bir yanından öğrencileri geldi. Dostluklar, arkadaşlıklar, muhabbetler, şakalar, espriler ve doyasıya mavra… O gece her şey bir başkaydı… Biz de öğrencilerinden gelen mektuplarla yazılan “Sevgili Hocam” kitabından alıntılarla Haydar Göfer Hocamızın 100. yaşını kutluyoruz. TALAS KAPATILIYOR MU? “Selçuk’a yazdığınız mektupta, Talas’ın kapatılacağını, talebelerin Tarsus’a aktarılacağını yazıyorsunuz. Bu nasıl iştir anlayamadım. Okullar başlayalı iki ayı geçmiş. Bir okul kapanıyor ve talebeleri kilometrelerce uzaktaki başka bir okula transfer ediliyor. Evi Kayseri’de veya Kayseri’ye yakın olup da sırf çocuğum yanımda olsun diye Talas’a yazdıran veliler şimdi ne yapacaklar?” FAHRETTIN OTLUOĞLU 26 Kasım 1965 Ankara ROBERT KOLEJ HAKKINDA “Bizim orada görmeye alıştığımız faaliyet, karakter sağlamlığı ve bağlılık burada yok. Bunun sebebi, bence, bütün faaliyetlerin yüksek kısımda toplanması ve orta kesimin bulunmaması… Tarsus’ta en normal tip olan ‘hergele tipi’de çok az göze çarpıyor. Çocukların çoğu Anadolu tosunu. Buraya gelince buradaki hayat ile eski hayat arasında bocalıyorlar.” MUAMMER ARIKAN 27 Aralık 1964 Bebek, İstanbul HOLLANDALILAR KILIBIK MI? “Size biraz da sosyal hayattan bahsedeyim Hocam. Hani bizde ‘kılıbık’ diye bir kelime vardı. Öyle tahmin ediyorum ki bunların kitabında böyle bir kelime yok. Çünkü bakıyorum, evde, misafirliğe gittiğim yerlerde erkek masayı hazırlıyor. İcabında bulaşık yıkıyor. Yemek yapıyor. Çamaşıra yardım ediyor. Bütün bunların sonunda iki küçük kelimecik bir vakıa ortaya çıkıyor. Aile saadeti. Ben bu deyimin hakiki manasını burada buldum.” TEKIN AYBAŞ 21 Ocak 1962 Hollanda İNÖNÜ BAŞBAKAN OLDU. İNŞALLAH İYİ OLUR “Dün İsmet İnönü’nün başbakan tayin edilmesi, beni biraz ümitlendirdi. Böyle eski ve yeni politika işleriyle yıllarca haşir neşir olmuş bir politikacı sayesinde, belki başarılı bir koalisyon mümkün olabilir. Benim acizane fikrim, bu. Bilmem sizin fikriniz nedir? İnşallah iyi olur. Çünkü bu milletin artık parti menfaatlerini kaldıracak takati kalmadı.” ORHAN AKSOĞAN 12 Ekim 1961 KORE HARBİ VE YÜKSEK ENFLASYON OLMASA… “Ve acı bir hakikattir ki, bu diyarda Türkiye’nin adı iki münasebetle geçiyor. Bir, Kore Harbi’nden bahsederken. İki, iktisatta enflasyona misal vermek icabedince… San Francisco’yu alkıştan inleten Leyla Gencer’in Türk olduğunu hatırlayan bile yok.” AHMET NIYAZI KOÇ 27 Ekim 1958, Berkeley, California KÜRSÜDE SIZI OYNUYORUM Yaşamımda en etkili iki-üç hocadan biri siz oldunuz. Ben her gün kürsüye çıktığımda belki sizi oynuyorum pek çok yönüyle... SELÇUK CINGI 3 Ocak 1985 HOCAM! TAC! OKULUM! HEP SİZLERİ DÜŞÜNÜYORUZ “Uygur ile yatağımız yan yana. Çok geceler uykuya dalmadan önceki yatak sohbetlerimizde sizden bahsediyoruz. Vallahi hocam, okuldan, sizden ve arkadaşlardan başka aradığımız yok.” SELÇUK KARADAĞ 14 Şubat 1957 CEMAL GÜRSEL’DEN TORPİLİM VARİ “Ankara’da bekara katiyen ev vermiyorlar. Biz önceleri acemilik edip doğruyu söylüyor, ‘talebeyiz ve bekarız’ diyorduk. Neyse şimdilik evimizi tuttuk. Ev sahibesi beni çok sevdi. Kadıncağız, bu evi tutabilmemiz için kuvvetli bir kefil göstermemizi şart koştu. Ben de “Cemal Gürsel ile Suat Hayri Ürgüplü olur mu?” dedim. Neyse, kadın bize inandı ve evi kiralayabildik.” SELÇUK CINGI 1965 Çarşamba